4 Mart 2023 Cumartesi

Paulo Coelho - Veronika Ölmek İstiyor

 

Paulo Coelho – Veronika Ölmek İstiyor

Deliliği, deliliğin felsefesini, toplumdaki delilik anlayışını sorgulatan bir roman... Bu yazımızda Paulo Coelho'nun “Veronika Ölmek İstiyor” adlı romanını ele alacağız.

Kitabın ismi ne kadar ürkütücü ve çarpıcı değil mi? İsmi kadar kendisi de çarpıcı bir roman “Veronika Ölmek İstiyor”. Romanın başkahramanı Veronika yirmili yaşlarda genç bir kızdır. Dışarıdan her istediğine sahip gibi görünür ancak durum tam olarak böyle değildir. Ona göre hayatında hep bir şeyler eksiktir. Hayat onun için oldukça sıradan hâle gelir ve sonunda intihar girişiminde bulunur. Ancak bu intihar girişimi başarısızlıkla sonuçlanır. Başarısızlıkla sonuçlanan bu intihar girişiminden sonra Veronika bir akıl hastanesine yatırılır. Yazar bunu eserinde şu cümlelerle anlatır:

 

“Duyduğu acıya ve boğulma hissine karşın neler olduğunu hemen anladı Veronika. Kendini öldürmeye çalışmış ama biri gelip onu kurtarmıştı. (...) Gerçek şu ki, ölmemişti ve Villete’e getirilmişti.

Büyük korku kaynağı olan, ünlü tımarhane Villete...” (Syf:24)

 

Aslında bu başarısızlıkla sonuçlanan intihar girişimi Veronika'yı bambaşka şeylere sürükler. Veronika, akıl hastanesinde kaldığı zaman diliminde diğer hastalarla iletişim kurar. Kurduğu bu iletişim ve yaptığı paylaşımlar sonucunda daha önce farkına varmadığı duyguları tadar.

 

Paulo Coelho'nun “Veronika Ölmek İstiyor” Adlı Eserinden Alıntılar

-Kimsenin kimseyi yargılayacak durumu yok. Her insan kendi bilir çektiği acının boyutlarını ya da yaşamında anlamın hepten yok olduğunu. (Syf:26)

-Tüm ömrünü bir şeyler bekleyerek geçirmişti zaten; babasının işten eve dönmesini beklemek, sevgiliden gelecek ama hiç gelmeyen mektubu, yıl sonu sınavlarını, treni, otobüsü, telefonu, tatilleri, tatillerin sonunu beklemek, hep beklemek. Şimdi de kendisiyle önceden randevulaşmış olan ölümü beklemek zorundaydı.

“Böyle bir şey ancak benim başıma gelebilir. Normalde insanlar en beklemedikleri gün ölürler.” (Syf:42)

-(...) akıl hastanesi, delilik, tımarhane, insanların deli olduklarını kabullenmekten çekinmedikleri, sırf başkalarına hoş görünmek için keyifli bir durumdan vazgeçemedikleri bir yer. (Syf:52)

-“Deli olmak, düşüncelerini iletmekten âciz olmak demek. Sanki yabancı bir ülkedesin, çevrede olup biten her şeyi görüyor, anlıyorsun ama istediğini anlatmaktan dolayısıyla da yardım bulmaktan umutsuzsun, çünkü orada konuşulan dili bilmiyor, anlamıyorsun.”

“Hepimiz hissetmişizdir bunu.”

“Hepimiz şu ya da bu biçimde deliyiz zaten.”

-“Her gün her gece binlerce ölüm yaşıyorum, birinizin bile şu kadarcık umurunda değilim.” (Syf:93)


Delilik ve delilik algısı üzerine düşündüren, bu kavramları sorgulatan bir eser olan “Veronika Ölmek İstiyor” adlı eseri beğeneceğinizi düşünüyor ve okumanızı tavsiye ediyoruz.

Okumayı hayatınızın merkezine almanız dileğiyle, kitaplarla dolu günler diliyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sezai Karakoç - Diriliş Muştusu

  Sezai Karakoç'un “Diriliş Muştusu” Adlı Eserinden Alıntılar -Diriliş eylemi, bir meşaleyi en elverişsiz şartlarda bile söndürmeden...